Son yıllarda fahiş kira artışları, vatandaşların en önemli sorunlarından biri haline geldi. Özellikle son iki yılda Bolu’da da kira oranları büyük oranda arttı. Bu durum, kiracıların bütçelerini zorlarken, ev sahibi ve kiracı arasında da anlaşmazlıkları artırdı.
Özel Haber: Nilay Çelik- Ebru Buket Eke
Fahiş kira artışları, vatandaşların yaşamını olumsuz yönde etkileyen bir dizi sıkıntıya yol açtı. Ev sahibi ile mahkemelik olan da var kiracısıyla karşı karşıya getirilmekten yana şikayetçi olanda. Ev kredilerinin yüksekliğinden mağduriyet yaşayanlar da dertli maaşların yetmediğini devletin belirlediği yüzde 25 zam oranının uygulanmadığını ve denetim yapılması gerektiğini aktaranlarda.
Herkes kendince haklı. Vatandaşlar, yaşamlarını sürdürebilmek için sürekli endişe içinde yaşamak zorunda kalmaları, stres ve kaygı gibi sorunlara yol açıyor.
Aytaç Yaşlı, yüzde 25 sınırına değinerek, “Kendi evimde kira da oturuyorum ama ev sahibiyim aynı anda. Şimdi devletimin burada haksız bir yasası var. Kiracıların yüzde 25 üzerinde bir arttırma gibi yasası var. Bu yasa ev sahiplerini aslında mağdur edebiliyor çünkü enflasyonun, TÜİK artışları çok normal değil. Dolayısıyla bununla ilgili bir dengeleme yapması lazım. Ev sahiplerini de mağdur etmemesi lazım kiracıları da mağdur etmemesi lazım. İki tarafa baktığın zamanda iki tarafta haklı konumda, kiracılarında aldığı maaşlar yetmiyor. Verdiği kiraları karşılamıyor. Bununla ilgili kendi adıma söyleyelim ben hem ev sahibi hem kiracı olduğum için iki tarafında mağdur olduğunu çok iyi biliyorum. Aslında bununla ilgili bir arabulucu şeklinde bir kişi devletin yönlendirmesi ile olabilir. İki tarafında anlaşabileceği şekilde bir yasa çıkartılabilir” dedi.
Musa Eker, kredilerin uygun olmadığını belirterek, “Ev alacaktım. Evler de yüksek. Ev satılıyor ama alan yok. Krediler yok. Ev fiyatları yüksek, kredi vermiyorlar 2.88’den başlıyor en düşük kredi. Bir milyon çeksen üç milyon faiz ödüyorsun. Şuan ben kiradayım, çocuklar kendi evimde. İlk evi de alamıyorum, benim üzerime olmuyor. Bekleyeceğiz bakalım. Kredilerin uygun olması lazım. Krediler uygun olsa fiyatlar yine artacak. Bir denetleme olması lazım nasıl arabalarda olduğu gibi bunda da olması lazım. Bekliyoruz bir çözüm” ifadelerini kullandı.
Kiraların yüksel olduğunu belirten Leyla isimli vatandaş, “Çok yüksek düşüncemiz bu. Ev almaya kalksak kesinlikle alamayız. Kiradayız, haliyle zorlanıyoruz. Herkes gibi bizde zorlanıyoruz. Biraz daha düşük olabilir. Kira artış fiyatları da çok yüksek, zam oranları da çok yüksek ev sahiplerine diyecek bir şey bulamıyoruz artık. Birazcık kiracıları da düşünmeleri gerekiyor. Çözüm önerisi olarak, zam oranını arttırmamaları için kiracılara kısıtlama konulmalı. Herkes kafasına göre artış yapıyor bunun belli bir miktarı olması lazım ve evin büyüklük oranına göre de belli bir fiyat konulursa en azından kiracıları zorlamaz onlarda ona göre bir ev bulur. Şuan kirada olan insanlar bir yılı doldurduktan sonra kafasına göre ev sahipleri 5 bin, 6 bin, 10 bin istiyoruz diyorlar. Bu da herkesin bütçesine uymayabiliyor. Buna bir çözüm bulunabilir açıkçası. Bunun dışında da pek bir önerimiz yok” şeklinde konuştu.
Ev sahibiyle, davalık durumda olan Özay Özelli ise , “Ben kiracıyım, ev sahibi ile mahkemeliğim şuanda. Aklına göre zam yapıyorlar, devletin verdiği rakamları uygulamıyorlar. Ayın 14’ünde mahkemem var. Bakalım ne olacak. Asgari ücretle 14-15 bin lira kira istiyorlar, asgari ücretli bu kirayı nasıl ödeyebilir ki? Devletimizin verdiği kararları uygulamaları lazım yoksa git gide kötüye gidiyor. Ev sahibi kafasına göre zam artışı yapıyor, kontratım var. Artırım yapıldı, bende kabul etmedim. Evden çık dedi, çıkmadım. Normalde günü gününe yatırıyorum kiramı. Ondan sonra mahkemeye vermiş tahliye kararı diye. Bu şekilde bekliyorum” şeklinde konuştu.